Uzman Klinik Psikolog Eşmen Tatlıcalı
İnsanlık tarihi boyunca insanlar çaresi bulunamayan ve yaşam tehdidi oluşturan hastalıklardan hep korkmuştur. Çin’de başlayarak tüm dünyaya yayılan Corona Virüsü KKTC’de de korku duygusunu bir salgın olarak karşımıza çıkarmaktadır.
Corona Virüsü beklenmedik ve yaşamımızı tehdit eden yapısı nedeniyle korku ve kaygı uyandırmakta, bireylerin yaşamsal işlevselliklerini değiştirmelerine ve kısıtlamalarına neden olmaktadır. Dışarı çıkmamak, iş, özel ya da sosyal hayatın aksaklığa uğraması gibi durumlarla karşılaşmak insanın duygu durumunu olumsuz etkilemektedir. Peki, Corona virüsünün psikolojik etkileri nelerdir?
Bilinmezlik ve tehdit uyandıran corona virüsü, kişilerde panik atak, stres, uykusuzluk, yeme sorunları, sosyal izolasyondan dolayı depresif belirtiler gibi rahatsızlıklara yol açmaktadır. Tabi ki bu süreçte insanların yanlış bilgilendirmelere maruz kalması da korku duymasına ve olumsuz düşünceler geliştirmesine neden olmaktadır. İnsanlar bir olaydan/durumdan dolayı korku duyduğunda ya da o olay/durumla karşı karşıya kaldığında yoğun bir korkuya kapılır, tüm dikkatini o korkuyla ilgili olduğunu düşündüğü sinyallere odaklar, o korkuya karşı kendisini açık hale getirir ve sürekli bir şekilde o korkuyla uğraşır. Kişi sürekli korku duyduğu durumla ilgili felaket senaryoları yazar. Var olan olayı/durumu olduğu gibi değil, olduğundan daha kötü yorumlamaya başlar. Bu sürecin sonunda ise bu kişide kaygı bozuklukları ortaya çıkar.
Bu süreçte evden çıkamayacaklarını düşündükleri için marketlerden stok yapan, hapşırma, burun akıntısı olan kişilere karşı irkilen, her dakika ateşini kontrol eden, istemsizce ve sürekli ellerini yıkayan ve yaptığı işe odaklanamayan insanlar artmaya başladı. Bu belirtiler yukarıda bahsettiğim psikolojik sürecin habercisi olarak değerlendirilmelidir. Beden sağlığı ve ruh sağlığımızı güçlü tutarak bu sürecin en az zararla atlatabileceğine inanıyorum.
Yaşadığımız bu olumsuz sürecin olumlu taraflarına bakacak olursak kaygı ve korkunun salgın hakkında bilgi edinmemize, önlem almamıza ve kendimizi koruma yollarını öğrenmemize yöneltiyor. Bu noktada panik halinden çıkarak durumu kabullenip, kendimizi ve çevremizdeki kişileri koruyacak önlemler almalıyız. Çevrenizdekilerle konu hakkında olumsuz konuşmalar yapmamaya ve birbirinizi korkutmamaya gayret ediniz. Bu süreçte çocuklarınızla yapacağınız konuşmalara dikkat etmelisiniz. Çocuğunuz sizin endişelendiğinizi ve panik yaptığınızı görürse korku duymaya başlayacaktır. Hastalığın semptomları, korunma yolları, tedavi şekli için sadece güvenilir olan kaynakları okumak daha doğru olacaktır. Hiçbir şekilde korkunuz ve kaygınızla baş edemediğinizi düşünüyorsanız, süreç daha kötüye gitmeden psikolojik yardım talebinde bulunmanız gerekmektedir.