Doğru Pekiştireç

Özel Eğitim Öğretmeni

Tuğçe Özmert

 

Motivasyon günlük rutinlerimizi yerine getirirken (güdülenme, yapma isteği, tamamlama isteği) önemlidir. Kendimizi rahat hissettiğimiz konu ya da işlerde motivasyona veya güdülenmeye ihtiyaç hissetmezken, istemeden yapmak zorunda olduğumuz işlerde motivasyon kaynağına ihtiyaç duyarız.

 

Biz yetişkinler haftaya yoğun başladığımızda motivasyonumuz düşer ve hafta bitmeyecek gibi hissederiz. Hafta ortasında planlanan bir gezi, misafirlik ya da heyecanla yapılacak bir etkinlik motivasyon kaynağı olabilir. Haftanın geri kalanı daha çekilebilir hale gelebilir. Tam yapamam derken motivasyon kaynağımız gelir ve yapılması gereken o “sıkıcı iş” bir anda biter.

 

Gerek özel gereksinimi olan çocuklarımızda gerekse gelişimi normal olan çocuklarımızda öğrenmesini istediğimiz becerilerin kazandırılmasında motivasyon önemli bir rol üstlenmektedir.

 

Çocuklarımızda kullanacağımız motivasyon arttırıcılar (bunlara yazının geri kalanında pekiştireçler diyeceğiz). Yetişkinlerde veya ergenlerde olduğu gibi uzun vadede değil kısa vadede elde edilebilen, çocukların bireysel farklılıklarına göre değişkenlik gösterebilecek etkenlerdir.

 

Pekiştireçler, kimi zaman bir oyuncak, bir yiyecek, bir sözcük ya da bir davranış (öpmek, başını okşamak vb.) olabilir. Ancak seçilecek pekiştirecin etkili olması için, çocuğumuzun her zaman erişemeyeceği, her zaman erişse bile onu mutlu ve motive edecek bir uyaran olmalıdır.

 

Pekiştireç seçimi yapacak kişi çocuğu çok iyi gözlemlemeli ve çocuğu çok iyi tanımalıdır.

 

Ne zaman pekiştireçlere başvurmalıyız?

 

Çocuğumuza kazandırmayı hedeflediğimiz davranışın vurgusunu yapmak davranışın doğruluğunu vurgulamak için desteğe ihtiyaç duyduğumuzda devreye pekiştireçler girebilir. Örneğin; Çocuğumuzun akranıyla oyuncak paylaşmasını istediğimizi ve bu davranış için önceden belirlediğimiz pekiştirecin ‘anne tarafından başının okşanması’ olduğunu var sayalım.

 

Eve misafir olarak gelen başka akranı ile yönerge vermeden ya da rastlantısal oyuncak paylaşımından hemen sonra anne tarafından çocuğun başının okşanması doğru davranışı vurgulamamıza yardımcı olacaktır.

 

Taktir edilmenin hazzını yaşayan çocuk aynı takdir edilmişliği yaşamak için istenilen davranışa yönelecektir.

 

Pekiştireçlerin kullanılmasında bir zaman aralığı var mıdır?

 

Kazandırılmak istenen her davranıştan sonra tutarlı bir şekilde belirlediğimiz pekiştireci çocuğumuza sunmak olumlu yönde sonuç verecektir. Daha sık meydana gelen istenmeyen davranış için pekiştireçlerin kullanılmasında ise istemediğimiz davranışın ne sıklıkta meydana geldiğini bulmalı ve istemediğimiz davranış meydana gelmeden belirlediğimiz olumlu pekiştireci çocuğumuza tutarlı aralıklarda sunmak fayda sağlayacaktır. Örneğin; ‘tükürme davranışı’ nı ele alalım. Çocuğumuzun istenmeyen davranışı tükürmek ise, tükürme davranışını tetikleyen etkiyi bulmak için bir kayıt tutulabilir (ABC kaydı gibi). Tutulan bu kayıt sonucunda çocuğumuzun ‘telefonda video izlemeyi bitirmesini’ istediğimizde tükürme davranışının meydana geldiğini gözlemledik ve kaydettik. Çocuğumuza (önceden düşünüp, sevdiği ve her zaman elde edemediği şekerlemeyi pekiştireç olarak belirledik) ‘telefonu ver’ yönergesinden hemen sonra ‘Çok güzel, telefonu verdin.” diyerek, tükürme davranışı gerçekleşmeden hemen şekerlemeyi uzattık (Burada tükürme olmadan şekerlemeyi vermiş olmamız gerekiyor ki istendik davranış olan tükürmeden telefonu ebeveyne vermeyi pekiştirmiş olalım).

 

Çocuğumuzdan daha hızlı davranıp şekerlemeyi tükürmeden vermek, başarılı bir pekiştirmedir.

 

Sonuç olarak belirlenen davranış için belirlenen pekiştirecin verilmesindeki zaman, davranışın ortaya çıkma sıklığı ile doğru orantılıdır.

 

Pekiştireçler yukarıda bahsettiğimiz gibi hayatımızı kolaylaştıracak, çocuğumuza öğretmeyi amaç edindiğimiz hedeflere ulaşmada çok iyi araç olabilirler. Ancak pekiştireçler ile rüşvet karıştırılmamalıdır.

 

Davranışın hemen ardından önceden belirlenen uyaranlar pekiştireç olurken, koşuldan sonra verilen uyaran bir rüşvet olabilir. Örneğin; Yukarıda bahsettiğimiz tükürme davranışını söndürmek için kullandığımız şekerlemeyi davranış meydana gelmeden vermek bir pekiştirme dir. Fakat ‘eğer telefonu tükürmeden verirsen, sana şekerleme vereceğim.’ cümlesini kurduktan sonra çocuğumuza verdiğimiz şekerleme davranışın ortaya çıkmaması için verdiğimiz rüşvet olur. Bu ince çizgiyi korumamız önemlidir.

 

Gelecekte çocuğumuza kazandıracağımız diğer becerilerde önümüze engel olarak çıkabilir.