Yosunlar ve İyi Kalpli Balık

Anna Kibelana

Evvel zaman içinde kalbur saman içindeymiş. Kuşlar gökyüzünde uyum içinde sıralanıp uçar; karıncalar karada sırayla yuvalarından çıkar sırayla geri gelirlermiş. Yerde, gökte, her şey düzenliymiş fakat denizin altında işler yolunda gitmiyormuş.

 

Balıklar, ahtapotlar, denizanaları hatta planktonlar mutlu bir şekilde hayatlarını sürdürüyormuş. Ama yosunlar bu düzenli ve mutlu dünyanın bir parçası olamıyormuş.

Yosunlar, uzun süredir büyük bir sorun yaşıyormuş. Akıntıyla salınmaya başlayınca sürekli birbirlerine çarpıyor ve yaralanıyorlarmış. Her gün pek çok yosun yaralandığı için tedavi ve iyileşme süreci hiç bitmiyormuş. Bu nedenle hepsi çok mutsuzmuş. Artık ellerinden geldikçe hareketsiz kalmaya çalışıyorlarmış. Bu da çok sıkıcıymış.

 

Günlerden bir gün denizlerde yolculuk yapan üç dikenli dansçı bir balık, yosunların yaşadığı yere gelmiş. Bir akşam, balık, yosunlarla sohbet ederken olanları öğrenmiş.

 

Üç dikenli balık duyduklarına inanamamış. “Nasıl olur böyle bir şey?” demiş.

 

Yosunlar, balığa bütün yaşadıklarını üzüntüyle anlatırken uyum içinde dans eder gibi salınmayı ne kadar istediklerini de dile getirmişler. Balık “Bence bunu yapmanız mümkün. Üstelik ben de size yardım etmekten mutlu olurum.” demiş.

 

Balığın söyledikleri yosunlara ihtiyaç duydukları gücü vermiş. Ertesi sabah erkenden uyanıp balığın da yardımıyla çalışmaya başlamışlar.

 

Balık, yosunlardan daha önce yaptıkları gibi salınmalarını istemiş. Balığın bu isteği ile yosunlar bir anda karışmış. Bir kısmı sağa, bir kısmı sola, bir kısmı öne, bir kısmı arkaya savrulmuş durmuş.

 

Tabii bu sırada çarpışanlar, etrafa savrulanlar olmuş. “Ay, ah, uh…” sesleri etrafta yankılanmış. Balık gördüklerine inanamamış “ Herkes dursun!” diye bağırmış.

 

Yosunların karşısına geçmiş. “Sevgili yosunlar, akıntıya karşı değil de akıntıya kendinizi bırakarak salınmayı deneyin, lütfen.” demiş. Yosunlar dikkatli şekilde balığı dinlemişler.

 

Balık akıntıyı takip ederek: “Hep birlikte sağa esneyin!” demiş. Yosunlar, sağa esnemiş. Sonra “Hep birlikte sola esneyin!” demiş. Yosunlar sola esnemiş. Balık “ Şimdi, hep birlikte öne eğilin!” demiş. Yosunlar öne eğilmiş. Bu talimatlarla hiç çarpışmadan ve karışıklık yaşamadan bütün yosunlar mükemmel şekilde hareket edebilmiş. Yosunlar çalışmanın sonunda sevinç çığlıkları atmışlar. Çok uzaklardan gelip sorunlarını çözmelerine yardım eden bu iyi kalpli balığa nasıl teşekkür edeceklerini bilememişler.

 

Balık birkaç gün daha onları izlemiş, onlara akıntıya göre talimatlar vermiş.  Böylece yosunlar uyum içinde hareket etmeyi öğrenmiş.

 

Gökten üç iyi kalpli yardımcı düşmüş. Biri annen, biri baban, biri de en yakın arkadaşın…