Otizmi Olan Bireylere Güvenlik Becerilerinin Öğretimi Mümkün mü?

Davranış Analisti

Demet Tavukçu

Güvenlik becerileri, bireyin iyi ve güvende olma halini tehdit eden durumlardan korunmasını sağlayan becerilerdir. Bu beceriler bireyin yaş ve bilişsel gelişimine bağlı olarak edinilmekte ve birey için hayati önem taşımaktadır.

 

Güvenlik becerilerinden bazılarına aşağıda yer verilmektedir.

 

  • Deprem sırasında hayat üçgeni oluşturma,

 

  • Kırılmış cisimlerden uzak durma,
  • Makas, bıçak gibi kesici aletleri güvenli kullanma,

 

  • Kaybolduğunda yardım isteme,

 

  • Karşıdan karşıya geçerken yolu kontrol etme,

 

  • Araç içinde emniyet kemeri takma,

 

  • Giyinme ve soyunma sırasında gizlilik önlemi alma gibi davranışlar

 

Tüm bireyler hayatlarının herhangi bir döneminde güvenliklerini tehdit edici durumlarla karşı karşıya kalabilmektedir.

 

Örneğin, her yıl çok sayıda birey yanma, elektrik çarpması, zehirlenme, boğulma ve trafik kazası geçirme gibi kasti olmayan kazalardan dolayı ölüm veya yaralanma riski ile karşı karşıya kalırken, yine çok sayıda birey, fiziksel ve cinsel istismar, kaçırılma gibi kasıtlı tehlikelerle karşı karşıya kalmaktadır.

 

Otizm spektrum bozukluğu (OSB) olan bireylerin ise tehlikeli olan ve olmayan durumları ayırt etme, tehlikeli durumları bir yetişkine bildirme, tehlikeli durum karşısında yardım isteme gibi becerilerde yetersizlikler yaşamaları nedeniyle güvenliklerini tehdit edici durumlarla iki ya da üç kat daha fazla karşılaştıkları bilinmektedir.

 

Ayrıca, OSB olan bireylere yaşamları boyunca kazandırılan “yönergelere uyma davranışı” kötü niyetli kişiler tarafından sunulan yönergeleri yerine getirmelerine ve özellikle cinsel istismar, kaçırılma gibi durumlarda kendilerinden istenen davranışları sergilemelerine neden olabilmektedir.

 

Diğer bir yandan, OSB olan bireylere sunulan eğitimlerin tümü bu bireylerin yaşamlarına bağımsız olarak devam etmelerine yöneliktir. Ancak, birey bağımsızlaştıkça güvenliği tehdit eden durumlarla karşılaşma olasılığı da artmaktadır.

 

Örneğin, bağımsız olarak markete gitmeyi öğrenen bir çocuk caddede karşıdan karşıya geçerken zorlanma veya kötü niyetli kişilerle karşılaşma olasılığı ile karşı karşıya kalabilmektedir.

 

Dolayısıyla, tüm bireylere olduğu gibi OSB olan bireylere de güvenlik becerilerinin öğretilmesi gerekmektedir.

 

Ancak, OSB olan bireylerin eğitim sürecinde güvenlik becerilerinin öğretimine yeterince yer verilmediği görülmektedir.

 

Bunun nedenleri arasında ise;

 

  • OSB olan bireylerin güvenlik becerilerinin öğretilemeyeceğine yönelik inanışlar

 

  • Güvenlik becerilerinin öğretimine gerek duyulmaması veya bu becerilerin önemine yönelik farkındalığın düşük olması

 

  • Anne-babalar ve öğretmenlerin aşırı koruyucu tutumları (örneğin, çocuğa yabancı kişilere kapıyı açmamayı öğretmek yerine kapıyı sürekli olarak kilitli tutma, karşıdan karşıya geçerken yolu kontrol etmeyi öğretmek yerine çocuğun yaşı kaç olursa olsun ellerini tutma ve bırakmama)

 

  • Anne-baba ve öğretmenlerin güvenlik becerilerini öğretme konusunda yeterli bilgiye sahip olmamaları bulunmaktadır.

 

Yukarıda sıralanan nedenlere rağmen, OSB olan bireylere güvenlik becerilerinin öğretimine yüzlerce araştırmada yer verilmiş ve OSB olan bireylere güvenlik becerilerinin öğretimi mümkün mü? sorusu bu araştırmalarda yanıt bulmuştur.

 

Araştırmalar, OSB olan bireylerin kendilerine sistematik bir şekilde öğretim sunulduğunda güvenlik becerilerini öğrenebildiklerini, bu becerileri farklı ortam ve tehlikeli durumlarda sergileyebildiklerini göstermektedir.

 

Öğretmenler ve anne-babalara OSB olan bireyler güvenlik becerilerinin nasıl kazandırılacağına yönelik eğitim sunulduğunda, anne-baba ve öğretmenlerin de bu becerileri öğretebileceklerini ortaya koyan çok sayıda araştırma bulgusu da bulunmaktadır.

 

Bir araştırmada, yaşları 7-11 arasında değişen ve OSB tanısı olan çocuklara kapı çaldığında kim o diye sorma, tanıdığı kişiye kapıyı açma; tanımadığı kişiye ise kapıyı açmama ve evdeki bir yetişkine bildirme becerisinin öğretilmesi hedeflenmiştir. Bu araştırmada OSB olan çocuklara öğretim sunan kişiler ise anneler olmuştur.

Araştırma sonuçları annelerin 15 gün gibi kısa bir sürede çocuklarına kapı çaldığında kim o diye sorma, tanıdığı kişiye kapıyı açma; tanımadığı kişiye ise kapıyı açmama ve evdeki bir yetişkine bildirme davranışlarını öğrettiklerini göstermiştir.

 

Başka bir araştırmada, yaşları 10-13 aralığında değişen ve OSB tanısı bulunan çocuklara kaçırılmadan korunma becerisinin öğretilmesi hedeflenmiştir.

 

Araştırma sonuçları tüm çocukların kaçırılmadan korunma becerisini öğrendiklerini ve yabancı bir kişinin kendilerini kaçırma girişiminde bulunduğunu güvenilir bir yetişkine bildirdiklerini göstermiştir.

 

Son olarak, yaşları 9-13 arasında değişen ve OSB olan bireylerin güvenli bir şekilde caddede karşıdan karşıya geçme becerisinin öğretilmesi hedeflenen bir araştırmada, sonuçlar tüm bireyler karşıdan karşıya geçerken yolu kontrol etmeyi ve caddenin karşısına güvenli biçimde geçmeyi öğrendiklerini göstermiştir.

 

Güvenlik becerilerinin OSB olan çocuklara öğretimini konu alan araştırmalar günden güne artmaktadır.

 

Ayrıca, pek çok uzman sistematik öğretim sunulduğunda bu becerilerin OSB olan bireylere öğretilebileceğini ifade etmektedir. Ancak, bu becerilerin başarıyla öğretilebilmesi için dikkat edilmesi gereken bazı noktalara da değinilmektedir.

 

Öncelikle, güvenlik becerileri OSB olan bireylere acil bir gereklilik olarak öğretilmeli ve bu becerilerin OSB olan her bireye (yetersizlikten etkilenme düzeyi ne olursa olsun) öğretilebileceği yaklaşımı benimsenmelidir.

 

Çocuğun gelişim ve öğrenme özelliklerine göre çeşitli uyarlamalar yapılmalıdır.

 

Örneğin, çocuk konuşmuyorsa kapıda yabancı biri olduğunu evdeki bir yetişkine söylemek yerine kapıyı işaret etmesi sağlanmalı, kaybolduğunda yardım isteyebilmesi için çocuğun cebine anne-babasının telefon numarasının yazılı olduğu bir kâğıt konmalı ve çocuğun bunu kendisini bulan kişiye vermesi öğretilmelidir.

 

Güvenlik becerilerinin sadece öğretmenler tarafından değil ailelerin de desteği ile öğretilebileceği, öğretmenler ve ailelerin bu konuda iş birliği yapması gerektiği unutulmamalıdır.

 

Bu becerilerin doğal ortamlarda öğretilmesine dikkat edilmelidir.

 

Örneğin, bıçakla domates kesme becerisinin öğretimi mutfakta, yabancı kişileri eve almama berisinin öğretiminin ise evde gerçekleştirilmesi planlanmalıdır.

 

Son olarak, güvenlik becerilerine yönelik öğretim sunarken etkililiği bilimsel yollarla ortaya konmuş öğretim uygulamaları kullanılmalı ve sistematik bir öğretim sunulmalıdır.